36 Saatte Stockholm Turu! 🌍 İsveç (2020 Vlog)

Videoda bahsettiklerimi yazı formatında aşağıda bulabilirsiniz, lütfen detaylı bilgi için videoya göz atın!

 

Selamlar herkese bugünki durağımız İsveç’in başkenti Stockholm!

Önümüzdeki bir hafta sonu boyunca amacım şehri gezmek ve mümkün olduğunca sizlere tanıtabilmek.

Stockholm Şehir Merkezine Ulaşım

Stockholm şehir merkezine nasıl ulaşabilirsiniz?

Hava alanı merkezden 40 kilometre uzakta, o yüzden çok fazla opsiyonunuz var buraya gelebilmek için. Bunlardan bir tanesi ekspres treni kullanmak. 15-20 dakikada geliyor fakat çok pahalı, o yüzden pas geçtim.

Diğer bir opsiyon flixbus gibi otobüs firmalarını kullanmak, benim tercih de bu yönde oldu. 3. opsiyon ise düzenli olarak 20 dakikada bir kalkan oranın hava alanı shuttle otobüslerini kullanmak.

İnternetten alabiliyorsunuz biletinizi ve gidiş dönüş 20 Euro ödüyorsunuz yaklaşık ve 40-45 dakikada şehir merkezine varıyorsunuz.

---

Birazdan turumuza başlayacağız ama öncelikle şunu belirtmek istiyorum, burası çok pahalı bir şehir, çok pahalı bir şehir o yüzden pahalı şehirleri gezerken bu kanalda ne yapıyoruz? Bütün harcamalarımızı belirtiyoruz ki aşağı yukarı ne kadar bir bütçeniz olması gerektiği konusunda bilginiz olsun.

Hadi turumuza başlayalım!

Stockholm City Hall

İlk durağımız arkamda görmüş olduğunuz Stockholm City Hall oldu. Etrafını gezebiliyorsunuz bahçesini vesaire ama içeriye girmek istiyorsanız İngilizce turlar düzenleniyor yarım saatte bir ücretli bir şekilde. Ben de onlardan bir tanesine katıldım. Gerçekten çok hoş duruyor çok güzel içerisi. Nobel ödülü yemeğinin düzenlendiği yeri gezdiriyorlar size ardından bir tane, altından yapılmış bir adet salon. Tam 19 milyon tane altın mozaik bulunuyor içerde hepsi de gerçekmiş.

Şehir meclisinin tartıştığı odayı gösteriyorlar orada Viking şeklinde Viking mimarisinden esinlenilmiş bir tavan var çok beğendim içerisini, gelmeniz gereken noktalardan bir tanesi burası.

Tur da yaklaşık 40-45 dakikanızı alıyor.

Stockholm Kiliseleri

Şehirdeki kiliselere merak ediyorsanız uğrayabileceğiniz 3 adet kilise var.

Storkyrkan

1527 yılında Protestan reformu oluyor burada kral diyor ki artık Latin kullanmayacağız, herkes kendi dilinde yazıp çizip ilahisini söyleyebilecek. O yüzden bu noktada elbette kiliseler biraz fiziksel olarak ayrılmak zorunda kalıyorlar şu anda ekranda görmüş olduğunuz İsveç halkının kilisesi. Girişi ne yazık ki ücretli idi hiç hoşlanmıyorum dini mekanlara giderken para vermek zorunda kalmaktan  fakat girdim hani çok da şaaşalı bir şeyi yok açıkçası.

Sadece bu ejderhanın mızraklandığı bir tane meşhur heykel var içeride

St:a Gertrud, Tyska Kyrkan

Şu anda gördüğünüz kilise ise Almanların kilisesi. Burada da giriş ücretli idi ufacık bir yer burası kapıdan çektim kısmen içerisine girmek istemedim.

Riddarholmen Church

Açıkçası 3. kilisenin ise ne olduğunu bilmiyorum. O da zaten kapalıydı ve ne yazık ki giremedim. Hani süper hayran kaldığımı söylemeyeceğim kimselere ama gördüğünüz kadarıyla girebilir ve bakabilirsiniz.

The Royal Palace

Diğer gezebileceğiniz noktalardan bir tanesi Kraliyet Sarayı. Sistem aynen Kopenhag’daki gibi işliyor. Kombine bir adet bilet alıyorsunuz ve sarayın birden fazla bölümünü bu şekilde gezebiliyorsunuz. Beğendim içerisine açıkçası ama burası 1697’de bir yangına maruz kalıyor ve en eski en güzel kısmı içindeki yanıyor, harabeye dönüşüyor.

O yüzden hani Kopenhag’la kıyaslıyorum birazcık hem mesafeden dolayı hem de benzerlikten dolayı, beğendim burasını ama bayıldığımı söyleyemem. Tavsiye ederim ama dediğim gibi o kadar da mükemmel değil.

Stokholm ada parçalarından oluşan bir şehir tam 14 tane ada var burada ve bu adaları birbirine bağlayan 57 tane köprü var. Wikipedia’dan tabi ki rakamlar.

Bugün gezdiğimiz yerler şehrin en eski yerleşim yeri aslında stortorget diye geçiyor. Yanılmıyorsam bu ada parçasının birazcık dışına çıkacağız şimdi. Bir yandan da bir bilgi daha vermek istiyorum.

Burası İkinci Dünya Savaşı’nda tarafsız idi, Avrupa’da hangi şehir gezersem gezeyim rehberler diyor ki işte burası bombalandı yıkıldı baştan yaptık, burası darmadağın oldu baştan yaptık ve buraya hiçbir şey olmamış arkadaşlar, eski yapısını koruyor ve modernlikle birleştirebilmişler bunu. O yüzden çok güzel bir havası var.

Açıkçası bu 3-4 tane kilise varmış arkadaşlar düzeltiyorum arkamdaki ile beraber dört tane ama pek de matah değil içerisi.

Stockholm’de ne yenir?

Ama bu kilisenin hemen karşısında dünyanın en harika restoranı var biraz önce köfte tattım burada. Buranın yerel yemeklerinden bir tanesi mükemmeldi arkadaşlar. Kesinlikle buraya gelmelisiniz benim yediğimin aynısını yemelisiniz.

Hava güzelse diğer yapabileceğiniz şeylerden bir tanesi kendinizi böyle sahil şeritlerine kaptırıp adacıkları gezmek, köprüden köprüye geçiş yapmak. Gördüğünüz gibi aşırı derecede huzurlu su kenarı. Ben gürültülü olur diye hayal ediyordum gemi sesleri vesaire hiç değil sadece kuş sesleri var.

Stockholm Kart

Kaptırıp kendinizi saatlerce yürüyebilirsiniz. Stockholm kartı alırsanız kara geçer misiniz? Bir günlük, iki günlük ve 3 günlük fiyatlarını görüyorsunuz kartın. Eğer aklımdaki her şeyi bir güne sığdırabilseydim ve bir günlük kart alsaydım, evet kara geçiyordum ama böyle bir çılgınlık yapmak istemiyorum.

Daha aheste aheste rahat rahat gezmek istiyorum. Eğer iki günlük kart alsaydım bu durumda ise zarar ediyordum, o yüzden bir veya iki gün kalıyorsanız pek kartları tavsiye edemeyeceğim ama 3 günün fiyatını görüyorsunuz. Üç gün veya daha fazla kalmak istiyorsanız gerçekten üç günlük kartın fiyatı oldukça uygun ve tercih edebilirsiniz ama bir iki gün için ne yazık ki pek de karlı bir opsiyon gibi durmuyor.

Nobel Museum

Nobel müzesini gezdim biraz önce arkadaşlar ve merak ediyorsanız bu şehrin Nobel ödülleri ile ne alakası olduğunu, Alfred Nobel yani Nobel ödüllerinin isim babası bu şehirde doğmuş arkadaşlar ve kendisi aynı zamanda dinamitin mucidi. Tabi tabi başka icatları da var ama en meşhurlarından bir tanesi bu. Dinamit sayesinde epey bi meşhur olmuş ve zengin olmuş ölümünden önce de vasiyetinde bu Nobel ödüllerinin verilmesi istemiş ve bütün servetini buraya bağışlamış.

Her yıl işte beş tane yanılıyorsa altı tane oldu Nobel ödülü veriliyor. Müze o kadar büyük değil makimum bir saatinizi alacaktır, ama içeride interaktif şeyler var eğlenceli onlarla epey vakit geçirip öldürebilirsiniz, uğramanızı tavsiye ederim çünkü çok merkezi bir meydanda bulunuyor.

Güneşi batırdık hava şu anda iki derece ve kendimi hostele kapatacağım, niraz dinleneceğim. Belki akşam yine dışarı çıkarım, yarın sabah görüşeceğiz sizlerle ve yarın en çok merak ettiğim yere gideceğiz.

Stockholm’de nerede kalınır?

Günaydınlar herkese ikinci günümüze fişek gibi bir kahvaltı ile başladım otelde ve bugün alternatif bir adet ada’ya gideceğiz beraber yaklaşık yarım saat sürecek yürümek ve gördüğünüz gibi teknelere binebilirsiniz fakat yürümek gayet keyifli o yüzden yürümeyi tercih edeceğim.

Bu arada kaldığım otel jeneratör diye geçiyor. Jeneratör Avrupa’daki en lüks ve uygun fiyatlı hostel zincirlerinden bir tanesi. Linki aşağı bırakıyorum gayet memnun kaldım.

Vasa Museum

Ha bu arada gezebileceğiniz onlarca müze var hatta tüm gününüzü buraya ayırabilirsiniz ama benim ilk görmek istediğim yer burasıydı arkamda görmüş olduğunuz gibi devasa bir adet gemi var burada bu 350 yıl önce inşa edilmiş ve ilk yolculuğuna çıkarken birkaç dakika içinde batmış hem çok ağrır hem de rüzgar yelkenleri kırılmış vesaire ve 3 yüz yıl su altında kalmış.

İsveç donanmasının en meşhur gemilerinden biri olacakmış Güya üç yıl su altında kalmış ve yaklaşık 50-60 yıl önce çıkarabilmişler vinçler yeni teknolojili vinçlerin sayesinde ve buraya sergiye koymuşlar çok hoş gerçekten.

Gerçekten müzeye 10 üstünden 10 veriyorum sadece gemi koymamışlar Elbette epey kapsamlı bir deniz müzesi diyebiliriz. Elbette zevkler renkler tartışılır Bunlar Mesela bu  adada yine ABBA müzesi var ve benim zerre umrumda değil abba o yüzden gitmeyeceğim ama siz gezmek isteyebilirsiniz.

Skansen

Ada turumuz devam edecek bir sonraki durağımız tam karşıdada. Burası dünyanın en eski açık hava parkı böyle orta çağ kıvamında bir İsveç köyünü hayvanat bahçesi ile birleştirmişler ve oldukça da büyük içerisi. Kapıdan girerken haritayı gördüm ve yandık kesin burayı bitiremeyeceğim dedim yaklaşık iki saattir geziyorum ve hepsini bitirmedim açıkçası ama bacaklarımda kuvvet kalmadı.

Şöyle bir tavsiye verebilirim çocuğunuzla geliyorsanız kesinlikle gelmelisiniz çocuklar çıldırıyor burada ben de çıldırdım birazcık ama tek başınıza geliyorsanız veya yetişkin olarak geliyorsanız yani yüzdeyüz tavsiye edemem. Kış mevsiminde gelmenizi tavsiye edemem çünkü atraksiyonları yarısı hatta da büyük bir kısmı kapalıydı kışın.

Ayılar bile kış uykusuna yatmış ilk defa ayı görecektim göremedim ama onun dışında çocuğunuzla geliyorsanız ya da mevsiminde gelme fırsatınız varsa gelip görebilirsiniz. Kesinlikle bu atrakiyonlarla dolu gerçekten.

İki tane daha tavsiyem olacak size bir tanesi buranın meşhur lunaparkı, lunaparklarda aram iyi olmadığı için pas geçtim onu ikincisi ise arkamda görmüş olduğunuz Nordiska museet. Buraya gelmeyi çok istiyordum ama vaktim birazcık daraldı ve müzelere para vermekten yoruldum açıkçası.

O yüzden üzülerek burayı pas geçeceğim ve gezintimizi beleş bir tane müzeyle bitireceğiz yavaştan.

Para işini ne yaptın diye soracak olursanız şehrin büyük bir kısmında nakit geçmiyor arkadaşlar, her şey kartla işliyor. Para döviz değiştirmedim tamamen uluslararası banka debit kartımı kullandım. Sizlerin de para çevirmenize gerek yok maliyeti olmayan bir kart getirin yanınızda ve onu kullanabilirsiniz.

Stockholm Nationalmuseum

En son durağımızı da gezdik, giriş ücretsiz arkadaşlar ama ücretsiz olması dandik olduğu anlamına gelmiyor kesinlikl,e aksine harikulade içerisi. Ülkenin tüm tarihini anlatıyor oldukça da beğendim. Eğer bütçeniz düşükse burayı ön plana alabilirsiniz bütçeniz varsa yine de gelmenizi tavsiye ederim.

Stockholm turumuzun sonuna geldik arkadaşlar gerçekten iki güne sığdıramadığım şehri. Güneyde de gitmek istediğim yerler vardı bir tane fotoğraf müzesi var ggün batımını izleyebileceğiniz manzaralı bir adet balkon var vesaire ama iki güne sığdıramadım ne yazık ki.

Son olarak size tavsiyem, üç günde burayı doya doya gezebilirsiniz. Eğer 3 tam gündüzü ayırırsanız Stokholm kartını da satın alıp kar da edebilirsiniz. Onun dışında bir de bence kışın ortasında gelmeyin benim gibi, yazın ya da ilkbaharda daha uygun bir mevsimde gelmenizi tavsiye edebilirim ve bütün harcamalarımı da burada görebilirsiniz konaklama ve uçaklar hariç.

Bütçenizi de buna yakın ayarlayabilirsiniz. Teşekkürler buraya kadar izlediğiniz için buraya kadar izlediyseniz videoyu beğenip bana destek olabilirsiniz. Hepinize iyi seyahatler diliyorum.